MANŞETSİYASETÜst Manşet

BALUKEN: MÜEBBET HAPSİ BAKAN ERGİN’E SORDU..

Lise öğrencisi Gülsüm Koç’un müebbet hapsa mahkûm edilmesinin gerekçelerini soran Baluken: “Elinde silah olmayan ve silah kullanmayan birinin silahlı saldırı gerçekleştirmekten ömür boyu hapis cezasına çarptırılmasının izahı nedir?” dedi ve seçim sürecinde partilerine yönelik fişleme iddiasına dikkat çekti.
15 Mayıs 2011 günü saat 21.30 sıralarında Bingöl merkez Recep Tayyip Erdoğan Mahallesi’nde görev yapan polislere yönelik düzenlenen silahlı saldırı sonra gözaltına alınan ve çıkarıldığı mahkemece müebbet hapse mahkûm edilen lise öğrencisi Gülsüm Koç’un aldığı ceza üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na soru önergesi veren BDP Grup Başkanvekili ve Bingöl Milletvekili İdris Baluken, sorularının Adalet Bakanı Sadullah Ergin tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını istedi.

Önergesinde, gizli tanık ‘Avcı’nın kim olduğu ve gerçekte böyle bir tanığın olup olmadığına yanıt arayan Baluken, seçim döneminde partilerinin ve seçim bürosuna gidenlerin fişlendiği iddiasının da altını çizdi.

“Patlayıcı silah bulundurmayan ve kullanmayan bir lise öğrencisine salt gizli tanık ifadesine dayanarak polis yaralamaktan ceza veren mahkeme heyetinin hukuk ve adaletle alakası nedir?” sorunu yönelten Baluken, önergesinde: “Baştan sona düzmece gerekçelerle ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Gülsüm Koç’un davası, toplumun belli bir kesimine yönelik kolluk kuvvetlerinin düşmanca yaklaşımına dair olan inancı arttırmış, yargı kararının da buna eklenmesi ile toplumda adalete karşı sarsıntı içerisinde olan güven bunalımı derinleşmiştir. Gülsüm Koç’un mahkeme süreci söz konusu güven sorununun haklı gerekçelerini de ortaya koymaktadır. Gülsüm Koç’un da gittiği ve destekçisi olduğu partimize gelen ve çalışmalara katılanların fişlendiği ve kayıt altına alındığı gizli tanığa gösterilen ve seçim büromuz önüne çekilmiş fotoğraflardan açık bir şekilde anlaşılmaktadır. Yasal izinleri alınmış seçim bürosuna gidenlerin fotoğraflarının çekilmesi ve olaydan hemen sonra gizli tanığa bu fotoğrafların gösterilmesi partimize yönelik fişleme olayını da net bir şekilde ortaya koymaktadır” ifadelerine yer verdi.

Baluken, önergesinde şu sorulara yanıt aradı:

1) Kişi hakkında ömür boyu hapis cezası doğurması için delil olarak sadece gizli tanık ifadesi yeterli midir? Kim olduğu daha doğrusu olup olmadığı belli olmayan bir gizli tanık ifadesine bağlı olarak üniversiteye hazırlanan bir lise öğrencisine ömür boyu hapis cezası vermenin hukuki ve vicdani gerekçeleri nedir?

2) Lise öğrencisi Gülsüm Koç’un ömür boyu hapis cezası almasına neden olan gizli tanık Avcı kimdir? Böyle bir gizli tanık var mıdır? Varlığına toplum nasıl ikna edilecektir?

3) Söz konusu saldırı olayının yaşandığı yere yakın MOBESE veya diğer kamera görüntüleri incelenmiş midir? Bu görüntülerde Lise öğrencisi Gülsüm KOÇ bulunmakta mıdır? Söz konusu görüntüler incelenmemişse veya incelendiğinde Gülsüm Koç’a görüntülerde rastlanmamışsa ömür boyu hapis cezası neye dayanılarak verilmiştir?

4) Lise öğrencisi Gülsüm Koç’a verilen ömür boyu hapis cezasının yanı sıra aynı mahkeme Gülsüm Koç’un silahlı bir patlayıcı kullandığına ya da bulundurduğuna dair herhangi bir kanıt olmadığı için bu isnattan beraat ettirmiştir. Elinde silah olmayan ve silah kullanmayan birinin silahlı saldırı gerçekleştirmekten ömür boyu hapis cezasına çarptırılmasının izahı nedir? Buna bağlı olarak söz konusu mahkeme kararının siyasi karar olduğuna dair oluşan kanaat hakkında ne düşünüyorsunuz?

5) Gülsüm Koç’un ceza almasına sebep olan silahlı saldırı saat 19.30’da gerçekleşmiştir. Gizli tanık Avcı saat 23.45’te ilk ifadesini vermiştir. Olayın seyri bu şekilde yürürken yaralanan polislere saldırıyı Gülsüm Koç’un yaptığına dair tutanağın saat 23.30’da imzalatılmasının izahı nedir? Gizli tanık ifadesi yokken, olay henüz sıcaklığını koruyorken Gülsüm Koç’u suçlayan tutanağı kim tutmuştur? Bu süreç Gülsüm Koç’un tutuklanması için bir polis kurgusu gerçekleştiğine işaret etmiyor mu? Türkiye’de soruşturma ve mahkeme süreçlerine dair polis kurgusuna sıkça rastlayabileceğimiz sistemin değiştirilmesine yönelik bir çalışmanız var mıdır?

6) 12 Haziran 2011 seçim çalışmaları sürecinde Kalkınma Bakanının ve hükümet partisi yetkililerinin katıldığı seçim çalışmalarına başta Bingöl Valisi olmak üzere Bingöl’deki mülki ve idari amirler faal olarak katılmıştır. Özellikle seçim dönemlerinde kamusal tarafsızlığı göstermeleri gereken mülki ve idari amirlerinin bir taraftan gizli veya açıktan seçim çalışmalarına katıldığı Bingöl kamuoyunca bilinmekteyken, diğer taraftan aynı amirlerin partimizin seçim çalışmaları ile ilgili kriminalize eden faaliyetler içerisinde olduğu ortaya çıkmıştır. Hem kamusal tarafsızlığını yitirmiş hem de halkımızı ve partimizi kriminalize eden faaliyetler içerisinde bulunmuş mülki ve idari amirler hakkında idari veya adli bir soruşturma açmayı düşünüyor musunuz?

7) Gizli tanık Avcı’ya ifade verdikten 45 dakika sonra partimizin seçim bürosu önünde duran 4 kadının fotoğrafları gösterilmiştir. Siyasi bir partinin seçim çalışmalarını koordine ettiği seçim bürosuna gitmek hangi yasaya göre suç kabul edilmektedir? Bu olay seçim büromuza gidenlerin fişlendiği ve kayıt altına alındığını ortaya çıkarmıştır. Bu yasa dışı, hukuk dışı ve gayri ahlaki fişlemenin ve kayıt altına almanın sorumluları kimlerdir? Bu hukuk dışı fişleme olayı diğer partilerin seçim büroları için de gerçekleştirilmiş midir? Kriminalize etme amaçlı bu girişime dair kolluk kuvvetleri, amirleri ve Bingöl ilindeki sorumlu idareciler hakkında soruşturma açmayı düşünüyor musunuz?

8) Bingöl ilimizde Partimize sempati duyan ve aktivitelerinde yer alan kişilere karşı yürütülen saldırılarda kolluk kuvvetleri içerisinde yuvalanan bir karanlık grubun bulunduğu Bingöl ilimizde son bir yılda meydana gelen komplovari toplumsal olaylarda da açıkça görülmüştür. Bu karanlık ekip özellikle son bir yılda yurttaşlarımızı rahatsız etmekte, her türlü kurgu ile cezaevine göndermektedir. Söz konusu bu karanlık grubun saldırıları halkımızda öfkeye neden olmaktadır. Bingöl halkının huzuru ve demokratik siyasetin önünün kesilmemesi için bu karanlık grupla ilgili herhangi bir soruşturma açmayı düşünüyor musunuz?

9) Tamamıyla bir hukuk skandalına imza atan ve kamuoyunda infial yaratan Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti hakkında herhangi bir soruşturma açılacak ya da soruşturma izni verilecek midir? Patlayıcı silah bulundurmayan ve kullanmayan bir lise öğrencisine salt gizli tanık ifadesine dayanarak polis yaralamaktan ceza veren mahkeme heyetinin hukuk ve adaletle alakası nedir?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir