MANŞETSİYASETÜst Manşet

Baluken: Bir haftalık pratik endişe verici

ANKARA – BDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeye ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Baluken, yapılan görüşmenin Kürt sorununun çözümü ve demokratikleşme anlamında olumlu havayı pekiştirdiğini vurgulayarak, “Söz konusu görüşmelerin kalıcı bir barışa evrilmesi için başta Sayın Öcalan olmak üzere barışı isteyen tüm kurum, akademisyen, sivil toplum örgütleri sürece katkı yapmak üzere çeşitli çalışmalarda bulunmaktadır. Kalıcı barışın tesis edilmesine yönelik toplumsal duyarlılık ve sürece desteğin ölçülmesi amacıyla yapılan kamuoyu araştırmalarının sonuçlarına göre bu süreç halkımız tarafından da çok yüksek oranda destek görmektedir. Tabi bu hususlar madalyonun bir yüzünü ortaya koyarken, çözüm sürecinin ana aktörlerinden olan AKP hükümetine yönelik Türkiye’de kalıcı barışı sağlanması ve demokratikleşme için adım atması talepleri de madalyonun diğer yüzünü göstermektedir” diye kaydetti.

‘4. Yargı Paketi biran önce yasalaşmalı’

“Bu noktada; AKP hükümetinin kısa ve orta vadede adım atması gereken hususlar da kamuoyunca az çok konsensüs sağlanmış hususlardır” diyen Baluken, “4. Yargı Paketi”nin çözüme katkı sağlayacak bir içerikle biran önce yasalaşması gerektiğine işaret etti. Baluken, “4. Yargı Paketinin demokratik bir içeriğe sahip olması marjinal bir kesimin ifade ettiği gibi KCK tutuklularının serbest bırakılmasına yardımcı olmaktan öte Türkiye’deki adaletsizliğin giderilmesine yardımcı olacağı hususunun altını çizmek gerekir. 4. Yargı Paketi ile beraber yol temizliğine yönelik yasal düzenlemelerin yapılması da beklenmektedir. Gerek Türk Ceza Kanunu gerekse de Terörle Mücadele Kanunu’nda köklü reformların gerçekleştirilmesi barış süreci için ön açıcı olacaktır. Türkiye’de demokratikleşme önünde engel olan ve askeri darbenin postal izlerini taşıyan Siyasi Partiler Kanunu’nda ivedilikle çalışma yapılması ve siyasi partilerle ortaklaşa bir çalışmanın gerçekleştirilmesi gerekmektedir” diye vurguladı.

AKP’den beklenen adımlar

Baluken, kısa vadede atılması beklenilen bu yasal adımların yanı sıra orta vadede kamusal alanda çok dilli hizmetin verilmesi, yer adlarının iadesi için çalışma yapılması, anadilde eğitim için şartların oluşturulmasının ise orta vadede AKP hükümetinden adım atılması beklenilen adımlar olduğunu kaydetti. Baluken açıklamasının devamında şunları kaydetti: Tüm bu çalışmalar, Türkiye’de kalıcı barışa giden yolun patikaları olmakla beraber Türkiye toplumunda barışa özlem duyan kesimlerin de talep ettiği ve desteklediği çalışmalardır. İfade etmek gerekir ki; Partimiz ve Türkiye’de barış isteyen ezici çoğunluk AKP hükümetinden bu taleplerin hayata geçirilmesini talep ederken AKP hükümetinin son bir hafta, on günlük pratiği ise endişe vericidir.”

‘Mektuplar ulaşırken Kandil’in bombalanması endişeleri arttırıyor’

Van’da 10 STÖ hakkındaki kapatma istemi ve bölgede yapılan askeri operasyonlara değinen Baluken, “TSK tarafından Bingöl, Lice, Mardin’de askeri operasyonların gerçekleştirilmesi, sınır ötesi hava operasyonlarının sürdürülmesi, Bingöl başta olmak üzere bölgede korucuların istihdam edilmesi Türkiye’de kalıcı barışa engel oluşturması bakımından çatışmaları derinleştirecek uygulamalardır. Yine Sayın Öcalan’ın görüşmelerin kalıcı barışa evrilmesi için gönderdiği hayati öneme sahip mektupların Kandil’e ulaştırıldığı süreçte, TSK tarafından Kandil’in, görüşmelerin olgunluğa erişmeye başladığı günden beri yoğun bir bombardımana tutulduğu ve bu bombardıman sonucunda 4 PKK’linin yaşamını yitirdiğinin açığa çıkması da endişeleri arttırıcı farklı bir gelişmedir. Bir taraftan silahsızlandırma hedefi güden hükümetin diğer taraftan ise şuan için herhangi bir eylemlilik pozisyonunda olmayan PKK’ye karşı operasyonları sürdürmesi oldukça düşündürücü ve kaygı vericidir. Sayın Öcalan ile yapılan görüşmelerin siyaset kanallarını açması beklenirken, tutuklu milletvekilimiz Sayın İbrahim Ayhan’ın da yargılandığı Urfa KCK Davası’nda 22 kişiye 148 yıl 9 ay hapis cezası verilmesi, Diyarbakır’da polis tarafından öldürülen Şahin Öner’in öldürülmesine ilişkin kolluk kuvvetleri ve amirleri hakkında herhangi bir soruşturma açılmazken, otopsi raporlarından ötürü sağlık emekçilerine soruşturma açılması, Paris’te katledilen 3 Kürt kadın siyasetçinin öldürülmesi ile ilgili Fransız makamları tarafından tutuklanan Ömer Güney’in katliamdan önce Türkiye’ye giriş çıkış yaptığı ve istihbarat görevlileri ile görüştüğüne yönelik güçlü iddialara ilişkin AKP hükümetinden herhangi bir açıklama olmaması, bu süreci sabote etmek üzere Sinop’ta, Samsun’da, Hatay’da milletvekillerimize, partimize yönelik saldırı örgütlemesi ve planlaması, yapanlara ilişkin AKP hükümetinin sessiz kalması, son olarak ise dün gece yarısı itibariyle TSK’nin Şırnak sınırına yoğun bir sevkiyat gerçekleştirmesi başlatılan görüşmelere ilişkin kapsamlı kuşkular uyandırmaktadır” diye kaydetti.

“Bizler için bu terazinin iki kefesinden biri çözüm için umudu ortaya koymaktayken diğeri çatışmayı derinleştirecek, ölümleri arttıracak gelişmelere tekabül etmektedir. Dolayısıyla AKP hükümeti, bu hassas süreçte kamuoyuna yaptığı duyarlılık ve itidal çağrılarını kendi uygulamalarına yönelik tekrar gözden geçirmelidir. Eğer AKP hükümetinin askeri ve yargı bürokrasisine yönelik bir zayıflığı varsa hem halkımıza hem de Türkiye’de barış isteyen demokrasi güçlerine bunu açıklamalıdır” diyen Baluken, BDP’nin ilk günden bu yana çözüm için diyalog ve müzakerenin esas olduğunu söylediğini vurguladı. Baluken, “AKP hükümeti, muhalefet partileri ve devlet kurumlarını da süreci iyi algılamaya, Türkiye’de barışçıl çözüm ve demokratikleşme için destek olmaya davet ediyoruz” dedi. DİHA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir