MANŞETSİYASETÜst Manşet

Siyasetçi Hamza Özkan’la Röportaj

VANDAGÜNDEM- Siyasetçi ve gazeteci Hamza Özkan, uzun yıllar gazetecilik  yaptıktan sonra aktif olarak siyaset hayatına atıldı. Siyaseti sevdiğini belirten Özkan, toplumu değiştirmek, dönüştürmek en çok siyasetçilere düştüğünü söyledi.

Hamza Özkan Kimdi?

1979’da Van’ının Gürpınar ilçesine bağlı Taşnacak (Xerebedar) köyünde dünyaya geldim. İlkokul, ortaokul ve liseyi Van’da tamamladım, liseden sonra 7 yıl özgür basından çalıştım, daha sonra Tatvan Kurdî-Der başkanlığı, mamosteliği, HDK Bitlis Kurucu Delegesi aynı zamanda HDP Bitlis Kurucu İl Yöneticisi, kısa bir süre sonra yerel seçim nedeniyle İl Eş Başkanımız şuan dört duvar arasında bulunan değerli yoldaşım Hüseyin Olan Bitlis Belediye Eş Başkan adayı olduğunda Genel Merkezim beni Bitlis HDP İl Eş Başkanlığına atadı. Yaklaşık 14 aya yakın İl Eş Başkanlığı yaptık il ve ilçe atama ve kongrelerini gerçekleştirdikten sonra İl Kongresini yaptık İl Eş Başkanlığımı Fuat Özgül’e devrettim. Daha sonra genel seçimde Bitlis’te HDP aday adayı oldum, partim beni 7 Haziran’da Kastamonu’da 1 Kasım’da ise Niğde’de aday gösterdi. Seçimden sonra yapılan İl Kongresinden tekrar yönetimde yer aldım yaklaşık iki yıla yakın son yönetimde çalıştım. 7 ay yakındır il dışındayım. Ötekilerin Gündemi adlı haber sitesini kurdum ve devam ediyorum.  Şuanda Amed’de yaşıyorum ve Barış Med adında bir oğlum var.

 

Neden siyaset?

 

Siyaseti seviyorum, toplumumuzu değiştirmek, dönüştürmek en çok siyasetçilere düşüyor; medeni, uygar, demokratik, eşit bir toplum inşa etmek, bu alanda emek vermek istiyorum, dünden bugüne ne yazık ki birçok siyasetçi gerçek anlamda siyaset yapmadı. Rabbena hep bana siyaseti uyguladılar, bundan kaynaklı olarak siyasi bir tıkanma mevcut, halklara dayalı siyasetten çok kendilerine gruplarına menfaat sağlama amaçlı bir siyaset izlediler, az olsun benim olsun zihniyeti ne yazık ki hâkim oldu; biz de diyoruz ki daha çok halkların olsun artılar, bizim olsun eksikler. Bu felsefeyle yılardır siyasete emek veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz.

 

Bitlis’te uzun bir süre aktif siyaset yaptınız 2015 Genel Seçiminde Bitlis aday adayı oldunuz neden Bitlis?

 

Bitlis il ve ilçelerde uzun bir zaman çalışmalar yürüttüm eksi ve artılarımızı en iyi bilen Bitlisli yoldaşlarımdı. Aynı zamanda Bitlis halklarını çok seviyorum Bitlis il, ilçe köylerini birçoğunu tanıyorum ve buradaki halklarımızla iyi bir diyalogumuz vardı. Tüm bunları düşününce Bitlis’ten aday olup Bitlis’e hizmet etme fikri ağır bastı.

 

Partiniz sizi Kastamonu’da aday gösterince kırıldınız mı?

 

Hayır; tam tersine çok sevindim, severek, isteyerek, onurlanarak 54 günlük seçim maratonu boyunca Kastamonu’da çalıştım tüm gücümle.

 

Partimiz adaylığımızı açıkladıktan sonra Parti Genel Merkezimize gittim Kastamonu İl Örgütünün iletişim bilgilerini istedim; İl Örgütümüz yok dediler aklıma Vizontele Filmi geldi; kütüphanesi olmayan ile il kütüphane müdürü atanıyordu, ben de il örgütü olmayan ile aday olarak gittim.

 

Seçim faaliyetinizi hangi zorluklarla sürdürdünüz, biraz anlatır mısınız?

 

Tek başıma yola çıktım Kastamonu’ya gittiğimde öğrenciler ve emekçi yoldaşlar beni karşıladılar, arkadaşlarla seçim boyunca program yaptık, STK, Esnaf, aile ve ilçe ziyaretleri gerçekleştirdik,

 

6 Mayıs Üç Fida’nın anmasını Cumhuriyet Meydanı’nda yaptık, 10 Mayıs Soma’da yaşamını yitiren emekçi arkadaşlarımızın anmasını aynı meydan yapma kararı aldık, meydana geldiğimde büyük bir kitle tarafından protesto edildik, hakarete ve saldırıya maruz kaldık. Tabi ki amaçları bize basın açıklamasını yaptırmamaktı, bizimle görüşen yetkililere şunu söyledik biz bu anmayı yapacağız ne pahasına olursa olsun biz basın açıklamasını ve anmamız yapacağız dedik ve yaptıktan sonra kitle saldırıya geçti, çevik kuvvet araya girdi ve bizi alanda güvenli bir yere götürdü.

 

Olaylar geç saatlere kadar sürdü benim Kastamonu’yu terk etmemi istediler ben de; ben buralıyım gitmiyorum kefenimle birlikte geldim son güne kadar buradayım dedim ve gitmedim. Daha sonra bilbortlarımıza saldırı oldu; yerel ve genel basında yer aldı bu saldılar. Özelikle ANF, DİHA bizimle birçok röportaj ve haber yaptı, özgür basın çalışmalarımıza büyük katkıları oldu. Kendilerine verdikleri emek için sonsuz teşekkür ederim.  Kastamonu’nun her yerinde bilbordlarla ev ve işyerlerine verdiğimiz broşürlerle yaptığımız iddalı çalışmamaları AKP ve MHP görünce mevcut imkânlarını partimize saldırmak için kullandı. Örnek vermek gerekirse bize büro verilmediği için ben çalışmalarımı Öğretmen Evinde yürütüyordum. AKP Genel Başkanın oğlu Bilal Erdoğan da kaldığım Öğretmen evine gelerek konferans solonunu seçim bürosuna çevirdi, orda sloganlar attırdı özelikle 10 Mayıs’tan sonra Bilal Erdoğan’ın öğretmen evinde toplantı yapması dikkat çekti.

 

Kısaca Kastamonu’da bize yüreğini açan dostlarımıza bir kez daha teşekkür ederiz Kastamonu’daki tüm artılar dostlarımızın, eksikler Hamza Özkan’ındır

 

1 Kasım’da Niğde’de mi adaydınız?

 

Evet; Niğde’de bir aya yakın yoldaşlarımızla birlikte çalışma yürüttük. Partimiz halklarımız için ne kadar çok çalışsak, emek versek azdır.

 

HDK-HDP projesini nasıl değerlendiriyorsunuz sizce yeterince anlaşıldı mı?

 

HDK-HDP bugün tıkanan siyasetin önünü açacak projelerdir. Türkiye’nin tüm renklerini içinden barındıran, halkları bütünleştiren ötekilerin sesidir, emeğidir, Demokratik Cumhuriyetin inşası, halkların birlikte yaşam kaynaşması, eşit yaşamın savunmasıdır.

 

Erken seçimi nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

Erken seçim erken gelen sancıların habercisidir, mevcut siyasetin tıkandığını, açılımların, Demokratik paketlerin Demirel’in “Kürt realitesini tanıyoruz”,Mesut Yılmaz’ın “AB yolu Diyarbakır’dan geçer”, Erdoğan’ın “Kürt sorunu benim sorunumdur” vb sözlerin karşılığının olmadığını ve buna benzer söylemleri dile getiren partilerin aslında toplum nezdinde bir karşılıklarının olmadığını, tabela partisi olduklarını göstermişlerdir. AKP de geldiğinde güya Kürt sorununu çözecekti.  Paketlerle, Oslo ve İmralı görüşmeleri ile Akil insanların bölgeye gönderilmeleri ciddi yaklaştı izlenimini yaratıp OHAL’ geri getirmesi Akil insanların bazılarını tutuklaması örneğin Celalettin Can’ın ceza evinde olması, Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun KHK ile mesleğinden men edilmesi yine KESK Eski Eş Genel başkanı Lami Özgen’le birlikte yüzlerce siyasetçi, akademisyen, gazeteci sürgün, tutuklama ve denetimli serbestliğe maruz bırakıldı. Yaşanan bu süreç Kürt sorununu çözmeye yönelik söylemlerin içinin boş olduğunu göstermiştir. Kürtlerin meşhur bir sözü var Kürt sorunu çözmeyen çözülür AKP 15 yılık iktidarı döneminde kendini de Kürtleri de başka kimlik ve inançları da oyalayan ve sonrasında ise baskılayan politikalardan başka bir şey üretmedi ne yazık ki. Bu seçim AKP sonu olacak. Geçmişte ANAP, RF, DYP, DSP, SHP vb partiler nasıl tabela partileri oldularsa AKP’nin sonu da onlar gibi tabela partisi olmaktadır. AKP-MHP ittifakı birbirilerini kurtarmaya dönük olsa da bana göre onları tabela partisi olduklarını kanıtlamaktan öteye götürmeyecek. Mevcut bu tıkanmaya karşı muhalefetteki yani hayır blokundaki partilerin elini taşın altına koyma zamanıdır. Halkların bizden beklentileri çok; bizim de birbirimizle barışma, birlikte ortak mücadele etme, birbirimizden kaçma taktiklerinden vazgeçme zamanımızdır. Bunların aksi yönündeki yaklaşımlar hiç birimize kazandırmaz. HDP’den Kürt’lerden uzak durma çabalarını doğru bulmuyoruz, hayır blokunun ruhuna ters bir davranıştır. Bir an önce HDP-CHP-SP-İYİ PARTİ ortak bir açıklama yaparlarsa 2. Tur için seçmende de bir umut rüzgârı estirmeye neden olabilir, biz Kürtlerin bu tarih fırsatı iyi değerlendirmesi gerekir diye düşünüyorum.

 

Sizce HAYIR Blokunun ortak adayı kim olmalıdır?

 

Bizce tabii ki dört duvar arasında tutsak bulunan Sayın Selahattin Demirtaş olmalıdır. Demirtaş Türkiye halkları tarafından sevilen, sayılan değerli bir insandır, dili yapıcıdır, Halklar tarafından kabul görecek tek kişidir.

 

Seçim tahminlerinizi alabilir miyiz?

 

Bana göre bu seçimin galibi HAYIR Bloku’dur ve %55 civarında oy alacaktır.

 

HDP oyları %13-15 bandında olur Demirtaş’ın alacağı oyların oranı  ise %15-21 banda olur birçok CHP’linin ve diğer partilerden birçok kişinin Sayın Demirtaş’a oy vereceğini düşünüyorum.

 

– Neden Ötekilerin Gündemi?

 

 

 

Referandumda kendiliğinden bir HAYIR Bloku oluştu, Hayır Blokun’un neden medyası olmasın diye düşündük. Tüm ötekileşenler Hayır Blok’unda buluştular biz de Ötekilerin Gündemi olarak yola çıktık Hayır blok’undan birçok yazar bizimle birlikte yazıyor, bizimle birlikte emek veriyor, birçok gönüllü muhabir Ötekilerin Gündeminde yaptıkları özel haber ve röportajlarla bizlere destek oluyorlar. Özellikle erken seçim döneminde zamanı olan arkadaşlar bizimle diyalog içinde olup, bizlere haber ve röportaj göndererek bizi desteklemelerini bekliyoruz. Çağrımızın amacı her ilden birkaç arkadaşımızın daha sitede yer alarak Ötekilerin Gündemini daha ileriye götürmesini sağlamaktır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir