PSİKOLOJİK SAVAŞ

Öncelikle, psikolojik savaş nedir tanımını yaptıktan sonra, Türk rejiminin
kendine muhalif gördüğü sosyalist, demokrat, ve bazı örgüt ve partilere nasıl
bir psikolojik savaş yürütüğüne dair biraz açıklık getirmek istiyorum.
***
PSİKOLOJİK SAVAŞ NEDİR?
Psikolojik savaş; bir kişinin veya bir insan gurubunun davranış, düşünce ve duygularını kontrol etmek, değiştirmek veya yönlendirmek, onları yılgınlığa ve umutsuzluğa sürüklemek için örtülü bir şekilde hedef kişi veya topluluğa, onların farkına varamayacağı bir şekilde (üstü kapalı olarak) tatbik edilen tüm yöntemlere verilen addır.
Burada “yılgınlığa ve umutsuzluğa sürüklemek maksadıyla” ve “hedefin farkına varamayacağı şekilde” olması, üzerinde durulması gereken iki önemli noktadır. psikolojik savaş, normal savaştan farklı olarak örtülü bir şekilde yani başka kılıflara sokulmuş biçimde yapılır.
***
Psikolojik savaşın örtülü olmasının nedeni, insanların bilinçaltını (alt beyin) hedefliyor olmasındandır.
Psikolojik harp teknikleri üst bilinci değil, alt bilinci hedeflediklerinden, siz farkında olmadan bilinçaltınız, verilmek istenen asıl örtülü mesajı algılar ve bu örtülü mesajlar uzun vadede davranışlarınızı, fikirlerinizi, duygularınızı etkiler ve yönlendirir. Bu sayede psikolojik savaş tekniğini uygulayanlar da amacına ulaşmış olurlar.
Psikolojik savaş; yazılı ve görsel basın, internet, sinema filmleri ve kitaplar gibi araçlarla uygulanır. Psikolojik savaşta yenilen taraf, bilgi gücü zayıf olan taraftır.
***
1960 da sonra Türkiyede, halklarda büyük bir uyanma vardı. Halklar Rusya ve
Çin devrimlerinde çok etkilendiler. 1970 lere gelindiğinde muahazzam bir
halk potansiyeli vardı. Başta okullarda olmak üzere, işçilerde, köylerde, şehirlerin
varoşlarında, emekcilerde, göklere doğru sesler yükseliyordu. İnsanlar,
artık eşitlik, özgürlük, demokrasi ve emeğin karşılığını istiyorlardı. Emperyalizmin
uşaklığına bağımlı olan Tc, boş durmadı. Birinci dünya savaşında önce,
Türk ırkcılığını geliştiren Almanlar onlarca yıl kendi çıkarları için kulandılar.
İkinci dünya savaşında, Amerika bunu fark etti. 1945 lerde sonra, Artık
Türk ırkcılığını amerika emperyalizmi kendi çıkarları için kulanmaya başladı.
1955 de binbaşı Alpaslan Türkeş, ABD de kontrgerilla eğitimi alan ilk türktür.
***
1975 lerden sonra, 50 ye yakın devrimci örgüt kurulmuştur.
Türkiyede yükselen devrim alevini frenlemek için, çoğu devrimci örgüt,
MİT tarafında kurulmuştur. Çeşitli bahanelerle birbirine karşı tavır almışlardır.
MİT istediği zaman bu örgütleri birbirine karşı savaştırıyor. 2 örgüt aynı
çatı altına geelemiyor. o dönemler soğuk savaş zamanıdır. Türkiye Amerika
için önemlidir. Sovyetlerin silah gücünü dengelemek için, Türkiyenin mutlaka
elde tutulması gerekiyor. Türkiyenin bütün askeri gücü SİA tarafında
yönetiliyor. Askeri eğitimde silahlandırmaya kadar, her tür yardım ABD
tarafında yapılıyor. Amerika binbaşı A. Türkeşi boşuna eğitmedi, Türkeş
1965 de CKMP partisinin başına geçti. 1969 da bu partinin ismini değiştirerek
MHP yaptı. Türkeşin SİA yardımı ile yaratığı ırkcı bir taraftarı var artık.
Gerekli ekonomik yardımları amerikada alıyor bu konuda hiç bir sorunu yok.
Sıra artık bu ırkcıları Amerika ve batı emperyalizmin çıkarları doğrultusunda
kullanmada.
***
Herşey tamam. Bu devrimci örgütleri birbirine düşürüp, ve ülkücüleride üzerine
gönderip terorize etme zamanı çoktan geldi. SİA nın askeri içinde kurduğu
kontrgerilla örgütünde yer alanlar yarısı ülkücüler yarısıda silah altındaki subaylardır
1977 ye gelindiğinde kan gövdeyi götürüyor. psikolojık savaş çoktan yapılmaya
başlandı. Asker polis desteğinde ülkücüler öğrencilere saldırıyor. işciler,
greve başladığı zaman, polis destekli ülkücüler saldırıyor. Devlet ve yanlı
basını, psikolojik savaşı son surat yürütüyorlar Rus destekli Teroristler
Türkiyeyi bölüyorlar, hergün masum insanları öldürüyorlar. Dış miraakların
maşalarıdır. Camilerde, devlet kurumlarında, okullarda, heryerde psikolojik
savaş yürütülüyor.
***
Bugün BDP muhalefet partisi görevini yapıyor. 20 yıldır BDP ye diz çöktüremediler
Söylemek istedikleri şudur; sizde gelin bizim gibi pastada payınızı alın ama
başkada bişeye karışmayın. El kaldır, el indir yapın. BDP dik duruşu ile buna yaklaşmıyor onlarca
defa yasaklandı oda çare olmadı. Millet vekilleri hapis edildiler onlarca yıl,
oda çare olmadı. Geriye tek şey kalıyor BDP yi yıpratma politikası.
Halklar için, barış için, demokrasi için, dik duruş gösteren BDP yi
yıpratmak için, yine ülkücüler iş başındalar. Geçen Bursada BDP bir yürüyüş
yaptı. Polis destekli militan ülkücüler, BDP taraftarlarına saldırdılar.
devlet yanlı basınında çıkan haberler şöyleydi; Bursada yine BDP taraftarları
halkın huzurunu bozmak istediler, mahalle sakinlerinin tepkisine neden oldular,
ve BDP ye tepki gösteren halk, sokağa çıktı
Bu tür olaylar çok yaşanıyor. BDP yi yıpratmak için, yürütülen bir psikolojik
savaştır. Bir yanda BDP yi terorize etmeye çalışıyorlar. Devlet destekli ülkücü,
ve MHP nin yaptıkları yeni değildir. SİA bunları 1970 de beri içteki demokratik
muhalefeti sindirmek ve yok etmek için kullandı.
***
Emperyalizmin, köpekliğine soyunmuş olan bu rejim ve yardımcısı ve silahşörü
ülkücülerin bu oyununa gelmeyelim. Bu ülkücüler, 1965 de sonra emperyalizmin
çıkarları için, bu ülkede on binlerce masum Türkmen, Kürt, Laz, Ermeni, ve
Alevi öldürmüşlerdir. Maraş, Çorum, Sivas, Gazi, Katliamlarının tetikcileri
yine MHP nin kendisidir.

Araştırmacı Yazar Enel Hak 20.11.2012