MANŞETSİYASETÜst Manşet

Hasan Cemal’ın Karayılan röportajı

Geri çekilme için yasal çerçevenin şart olduğunu söyleyen Karayılan, kendi cephelerinde ikna sürecinin yaşanması için de “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın müdahil olması, İmralı-Kandil hattının daha açık çalışmasının büyük önem taşıdığını” belirtti.

Bağımsız İnternet Gazetesi T24’te yayınlanan röportajda Karayılan, geri çekilme onusunda Meclis’in karar almasını istedi. “Bizim şu anda sınır dışına çekilme için istediğimiz yasal bir çerçevedir” çağrısında bulundu.

Kendi cephelerinde ise bir ikna sürecinin yaşanması gerektiğini belirten Karayılan, bunun için de “İmralı – Kandil hattının daha açık, daha çabuk çalışması”nın gerekli olduğunu belirtti.

“Silahlı mücadelenin bütünüyle sona ermesi öyle sanıldığı gibi basit değil” ifadesini kullanan Karayılan, KCK tutukluları, seçim barajı, faili meçhuller, Roboski Katliamı gibi konularda ‘yol temizliği’ne ihtiyaç bulunduğunu söyledi.

İşte Hasan Cemal röportajından bazı bölümler:

ATEŞKES VE GERİ ÇEKİLME

-Ateşkes karşılıklı olmazsa, hayata geçmez. Ama ben umuyorum ki, ateşkes karşılıklı olacak. Bu gerçeği herkes biliyor, görüyor. Sürecin pratikleşmesi, yani uygulanması için hükümetin ve Meclis’in yapması gerekenler vardır. Türkiye Cumhuriyeti devletinin de olumlu yaklaşması durumunda, biz de Türkiye’de sorunların çözümünde silahı devre dışı kılabiliriz.

Bu konuyu (geri çekilme) ele alırken, geçmiş tecrübelerden ders almak zorundayız. Tam sekiz kez ateşkes ilan ettik. Ve 1999’daki geri çekilmeyi yaşadık… Bunlar çok acı tecrübelerdi. O yüzden geri çekilme konusunu olgunlaştırmak gerekiyor. Bunun en başında da yasal zemini oluşturmak lazım. Ta Karadeniz’den, Erzurum’dan, Dersim’den insanlar, silahlı unsurlar çekilecek. Kolay değil. Hükümetin ve Meclis’in kararı lazım. Böyle bir karar güvencedir, güçlerimizin selamet içinde can kaybına uğramadan çekilmeleri için bir güvence.

karayilan1.jpg

TBMM KARARINA İHTİYAÇ VAR

-İkinci bir nokta var. Türkiye’nin 100 yıllık büyük bir sorunu çözülüyor. Bu çözümün yasadışı yöntemlerle gerçekleşmesi mümkün değil. Şu an bu çözüm projesi, Önder Apo’nun üzerinden yürütülüyor. Kim görüşüyor onunla? MİT Müsteşarı… Ama daha önceki görüşmeler dolayısıyla halef selef iki MİT Müşteşarı Emre Taner ile Hakan Fidan hakkında yargı harekete geçti, soruşturmalar yapıldı. Demek ki yasal zemini çok önemli. Bir başka deyişle, TBMM kararına ihtiyaç vardır. 1921 Koçgiri isyanında da TBMM karar aldı ve bir komisyon kurdu, isyan böylece sona erdirildi. Tabii bugün koşullar farklı, ama 30 yıldır süren bir isyan var; sona erdirilmesi konusunda sadece idare değil, parlamentonun yasal kararlarına da ihtiyaç var. Ciddiysek ve samimiysek bu adımların atılması lazım. Başbakan Erdoğan (22 Mart’ta) ‘Meclis’e gerek yok, hükümet olarak yaparız’ dedi. Bu çerçeve eksik bir çerçeve. Oysa TBMM karar alabilir. Mevcut çatışmanın durdurulması ve sorunların barışçı diyalog yöntemleri ile çözülebilmesi ve PKK güçlerinin sınır dışına çekilmesi ve bir komisyon tarafından bu sürecin izlenmesi için karar alabilir.”

BİRİNCİ NOKTA YASAL ÇERÇEVE

-Daha önce söylediğimiz şeyleri, yani koşulları biz bir yana bırakttık. Hiç olmazsa TBMM kararı alınsın… Sürece yönelik olarak önyargılı yaklaşımlar var hâlâ. Bizde de vardı önyargılar… Ama aramızda tartıştık ve yol aldık bu konuda. Sürecin köklü çözüm için ön yargılardan kurtulmak gerekiyor. Lütfen hükümet tarafı adım atsın. Bizim şu anda sınır dışına çekilme için istediğimiz yasal bir çerçevedir. Birinci nokta budur.

ÇEKİLMENİN SAĞLIKLI OLMASI İÇİN ÖCALAN’IN MÜDAHİL OLMASI GEREKİR

-Bu sürecin mimarı başkan Apo’dur. Çekilme sürecinin sağlıklı yürümesi için başkan Apo’nun sürece bir biçimde doğrudan müdahil olması gerekir. Bu konuda açıklamasını yaptı, ama bu geniş bir çerçeveyi öngörüyor. Şimdi geri çekilme konusunda bütün güçlerin ikna edilmesi başlı başına bir sorundur. Bu açıdan mesala İmralı – Kandil hattının daha açık, daha çabuk çalışması büyük önem taşır. Bu arada çekilme sürecini takip edecek ve çıkabilecek sorunları çözecek 30 kişilik bir akil adamlar heyeti kurulabilir.

-Ne kadar hızlı davransak da bize göre geri çekilme sonbahara kadar sarkar. Çekilme konusunda önce ikna gerekir. Örgütsel hazırlık gerekir. Sonra kademe kademe demin dediğim ikna süreci devreye sokulur.

SİLAHLI MÜCADELENİN SONLANMASI ÖYLE BASİT DEĞİL

– Şimdi hükümete düşen de yasal zemini hazırlamaktır. Hükümet bu çekilme olayını çok basite indirgiyor. Bu hiç kolay bir şey değildir. İnsanlar hayatını koymuş, dağa çıkmış. Şimdi onları geri çekilme konusunda ikna etmek önemli. Silahlı mücadelenin bütünüyle sonlanması, öyle sanıldığı gibi basit bir olay değildir.

karayilan2.jpg

ERDOĞAN VE GÜL’E ÇAĞRI

-Bu yeni dönemde sorunlar artık siyasal, demokratik yöntemlerle çözülecek. Ancak bu döneme gelebilmek için öncelikle yapılması gereken bazı hususlar vardır. Bu durum tarafların yüzeysel yaklaşımlarını değil, ciddi ve bütünlüklü yaklaşımlarını zorunlu kılıyor. Herkes bilmeli ki., 100 yıllık bir sorun çözülecek ve Türk – Kürt ilişkilerinde yeni tarihsel bir süreç başlayacak. Ve bu sadece Türkiye’de yaşayan Kürtler için değil, bütün bölge Kürtleri için, hatta bütün Orta Doğu açısından önemli bir gelişmedir. Bu tarihsel sorunu çözenler hiç kuşkusuz adını tarihe büyük harflerle yazdıracaktır. Bu durum Önder Apo için olduğu kadar Türkiye Başbakanı Sayın Erdoğan için de çok önemli tarihsel bir misyondur. Bu tarihsel olayda öncülük yapanlar elbette tarihe geçeceklerdir. Ben özellikle Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ve Cumuhurbaşkanı ve hükümetini, konuya bir de bu açıdan bakmalarını istiyor ve kendilerinin tarihsel sorumluluklarına sahip çıkmaya ve atılması gereken cesur adımları bir an önce atmaya çağırıyorum.

YENİ ANAYASAYA KESİN İHTİYAÇ VAR

-Yeni bir anayasaya kesinlikle ihtiyaç vardır. Yeni dönemde Türkiye’nin tam demokratikleşmesi ve Kürt sorununun çözümünü de kapsayan, adeta yeni bir kuruluşu öngören yeni bir anayasal taslağa ihtiyaç vardır. Türkiye’nin demokratikleşmesi aynı zamanda gerçek barıştır, toplumsal uzlaşmadır.

-Kürt sorunu ile demokrasi sorunu etle tırnak gibi iç içedir. Kürt sorununun çözümü demek, Türkiye’nin demokratikleşmesi demektir. Türkiye’de yaşayan bütün etnik ve dinsel kimlikleri reddeden değil, kabul eden bir demokratik uzlaşmayı, geliştiren bir perspektifi olumlu buluyoruz biz. Ve yeni anayasada üç şey önemlidir bizim için. Yeni vatandaşlık tanımı… Kimliklerin tanımı…. Türkiye ulusunun tanımı…

‘NORMALLEŞME’ İÇİN YOL TEMİZLİĞİ ÖNEMLİ

-Silahlara veda konusu zamana da yayılabilir, kısa zamanda da bitirilebilir. Bu açıdan yol temizliği önem taşıyor. Örneğin KCK tutukluları çözüm sürecine sokulmuş bir hançerdir. Önce bu hançerin çekilmesi gerekir. Şimdi Başbakan Erdoğan diyor ki, silahları ayaklarınız altına alın ve gelin siyaset yapın. İyi güzel de siyaset yapanlar bugün hapisteler, yargılanıyorlar, ceza yiyorlar. Halbuki onların şiddetle hiçbir ilgileri yoktu. Bir yasayla bu sorunu çözmek gerekir. Yine yüzde 10 seçim barajı, Terörle Mücadele Yasası, Siyasi Partiler Yasası, bütün bu konularda bir yol temizliği yapılması gerekiyor öncelikle. Madem toplumsa uzlaşma, diyoruz, o zaman var olan kirleri niye temizlemiyoruz? Mesela faili meçhuller bir çözüme kavuşmalı. Geçmiş katliamlar ve mezar yerleri bilinmeyenler… Roboski olayı… Bu konuda TBMM’nin çıkardığı Uludere raporu tam bir utanç belgesidir. İşte bütün bu konularda bir yol temizliği yapılabilirse normalleşme süreci dediğim silahlara veda günü de çok yakınlaşır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir