Bekir ÖzgürYazarlar

BARIŞ İÇİN SAMİMİYET VE KARARLILIK ZORUNLUDUR

1- 75 milyon nüfusun 1/3 ni oluşturan 25 milyon Kürt Halkı ile barışık ve birlikte yaşanmak isteniyorsa, bu toplumun temsilcisi olmadığı iddia edilen ve on bin civarında olduğu söylenen PKK öne çıkarılarak ve silahlı oluşu bahane edilerek, geri kalan ezici çoğunluk göz ardı edilemez.

2- Devletin, Kürt Halkıyla birlikte ve barış içinde yaşamak söyleminde samimiyet varsa, silahlı örgüt PKK barışın önünde engel olamaz. PKK’yı etkisiz kılmanın, silah bırakmasını sağlamanın en etkin yöntemi, Kürtlerin bu coğrafyanın sosyolojik bir gerçeği olmasından kaynaklanan siyasal haklarının yasal güvence altına alınmasına bağlıdır.

3- Başbakan’ın barış söylemi, Kürt Özgürlük Hareketinin başarısı karşısında, İMRALI ile görüşmeler politik bir manevra, yerel seçimlere hazırlık sürecinde bir zaman kazanma veya Kürt Halkını oyalama taktiği değilse, Sayın Başbakan inandırıcı olması için cenaze törenine özel temsilci, Paris de katledilenlerin aileleriyle en kısa zamanda görüşme girişiminde bulunmalıdır.

4- Barış konusu bu ülke ve özellikle Kürt Halkı için ciddiye alınıyorsa, -bence alınmalıdır- “Paris olayı terör örgütünün iç hesaplaşmasıdır” veya “Barışı engellemek isteyen dış istihbarat güçlerinin provokasyonudur” gibi -hatta öyle de olabilir- saçma beyanlar ağza alınmamalı. Barış, iç politika sorunu olduğundan dış etmenler bahane edilmemelidir.

5- Kendi halkı ile barışık yaşamaya karar almış bir devlet, ülkenin ve halkın huzurlu geleceği açısından barış konusunda kendi dışında gelişecek, barış girişimini sabote edecek olaylar karşısında DİK durmayı becerecek tutarlı iradeyi göstermek, siyasi sorumluluğunu zedeleyici her girişimin üzerine gitmek zorundadır.

6- Barış içinde olmanın önemli iki ayağından ilki; insan yok edilmeden, geri dönüşümü olmayan yaşam hakkını korumak, siyasi iktidarların birincil ve en önemli görevidir. Diğeri, ülkenin zengin kaynaklarını kendi halkıyla anlamsız bir savaşta israf etmeyip, toplumun huzuru ve refahı için kullanmaktır. Bir devletin kendi halkıyla ve toplumun kendi içinde barış ortamında yaşamasından bu ülkede kim zarar görür?

7- Bu ülkede, devletin halkıyla ve halkın kendi içinde barışık olmasından zarar gören bir avuç sömürücü var; barışın önündeki engel, bu sömürücü sınıfın çıkar ilişkisidir. Sayın Başbakan, başlattığınız bu barış girişiminin başarısı veya başarısızlığı, sizin halktan yana mı, soyguncudan yana mı olduğunuzun kanıtı olacaktır.

8- Sayın Başbakan, bu Devletin, kendi halkının önemli bir kesimiyle otuz yıldır sürdürdüğü, toplum açısından kör ve anlamsız bu savaşı bir parlamento oturumunda bitirecek, Kürt Halkıyla barışık ortamı sağlayacak makamda, güçte ve yetenektesiniz.

9- Sayın Başbakan, başlattığınız bu barış girişimini başarmanızın önünde engel kimdir? Elinizi tutan mı var? Ne duruyorsunuz? Binlerce ana kuzusu gencecik asker ve gerillanın öldürülmesi, hiçbir gerekçeyle savunulamaz. Barış konusunda eğer samimi iseniz, kanayan bu toplumsal yaraya merhem olabilirsiniz. Bunu başarmanız için eksik olan samimi iradedir. Lütfen bu samimi iradenizi gösterin!

Bekir Özgür. 17.01. 2013

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir