MANŞETSİYASETÜst Manşet

Artık yetmez yoldaş olmayacağız

BİTLİS – BDP Bitlis İl Örgütü tarafından Tatvan ilçesi İşletme Düğün Salonu’nda “Barış ve Dayanışma Yemeği” verildi. Salonda Fransa’nın başkenti Paris’te katledilen 3 Kürt kadın siyasetçinin fotoğraflarının yanı sıra “Sayın Abdullah Öcalan’a özgürlük Kürt halkına siyasi statü” pankartı asılırken, salon sarı kırmızı yeşil flama, balon ve BDP flamaları ile süslendi.

Yemeğe BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, BDP MYK Üyesi Necla Yıldırım, Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, BDP Bitlis İl Başkanı Şahin Çoban, Tatvan İlçe Başkanı Kemal Kılıçkıran, belediye başkanları, BDP il ve ilçe yöneticilerinin yanı sıra yaklaşık 5 bin kişi katıldı. Yerel sanatçıların müzik dinletisi yaptığı yemekte, BDP Bitlis İl Başkanı Şahin Çoban kısa bir konuşma yaptı. Çoban’nın ardından söz alan BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, sürece ilişkin değerlendirmelerde bulunarak halka sürece karşılık duyarlılık ve sahiplenme çağrısında bulundu.

h.jpg

‘Sayın Öcalan’a güveneceğiz’

Konuşmasına Kürtçe “İyiki varsınız, sağolun var olun” diye başlayan Kışanak, Bitlis’in Kürt tarihindeki yerine değinerek, “Bitlis Kürt halkının tarihinde çok büyük bir yeri olan yerlerden biridir. Bu bölgede Kürt halkı tarihini, dilini korudu, sakladı, bu günlere kadar taşıdı. Medreselerimizle, seydalarımızla, mellelerimizle, alimlerimizle bu güne kadar dilimizi, kültürümüzü, tarihimizi yaşattık. Tıpkı tarihimizde olduğu gibi kendimize sahip çıkacağız. Varlığımıza, dilimize, kültürümüze sahip çıkacağız. Çözümü, özgürlüğü ancak bizler getirebiliriz. Kendimize inanacağız, kendimize güveneceğiz ve Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan’a güveneceğiz” dedi. Kürt halkının büyük acılar çektiğini belirten Kışanak, “Her birimiz, halkımızın her bir ferdi büyük acılar yaşayarak bugüne geldi. Burası toplu mezarların en yoğun olduğu bir bölgedir, başımızı nereye çevirsek, nereye adım atsak, orada bir toplu mezarla karşılaşıyoruz. Bu halkın dilini kültürünü muhafaza etmek isteyen, bunun için mücadele eden evlatlarını faili meçhul cinayetlerle katlettiler, toplu mezarlara attılar” dedi.

‘Ancak onurlu bir barış ve özgürlük yaralarımıza merhem olabilir’

“Hepimiz bu konularda mücadele ettik; ancak hala yaralarımız iyileşmedi. AKP hükümeti 12 yıldır iktidarda, bizler bu mezarların açılmasını, hiç değilse başucuna gidip dua edeceğimiz bir mezar olsun istedik, bunu bile bize çok gördüler” diyen Kışanak, “Daha geçen gün Berfo Ana artık dayanamadı, gözü açık gitti. Başbakan söz vermişti; ama bu sözünü de tutmadı. Bugünlerde barışı arıyoruz, ama yüreğimizdeki acıların dinmesi lazım. Bu şehirde daha 18 yaşındaki Ferhat Tepe katledildi, Şevket Epözdemir katledildi, Mizgin katledildi, 13 kadın gerilla topluca katledildi, bunları unutmayacağız. Ancak onurlu bir barış ve özgürlük yaralarımızın sağalması için merhem olabilir” diye kaydetti.

‘Sayın Öcalan özgür olmadan hiçbirimiz kendimizi özgür kabul edemeyiz’

“O yüzden biliyoruz ki barışı en çok yüreği yanan analar istiyor, onlar yaralarına merhem istiyor. Yine biliyoruz ki barışa giden yol adaletten geçer. Adaleti getirmeyen, adalete ulaştırmayan bir yöntemle sağlıklı barış gelmez” uyarısında bulunan Kışanak, “Bizler Kürt halkı olarak onlarca yıl mücadele ettik, dedik ki; Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan muhataptır, gidin konuşun. Bugüne kadar ‘Sayın Öcalan’ demek bile suçken bugün gidilip görüşülüyorsa, bu sizin emeğinizin, mücadelenizin, fedakarlığınızın sonucudur. Bizler devletin, Kürt halkının önderi sayın Öcalan’la görüşmesini olumlu, önemli buluyoruz. Ancak şunu biliyoruz ki sayın Öcalan özgür olmadan hiçbirimiz kendimizi özgür kabul edemeyiz” dedi.

‘Sayın Öcalan devlete, gelin cesur olun, bu sorunu çözelim diyor’

“Sayın Öcalan Kürt halkını uçurumun kıyısından çekip aldı, yıllarca bu halkı tarih sahnesinden silmek istediler, bunu başaramadılarsa bunda Sayın Öcalan’ın emekleri etkili olmuştur. Hala da mücadele etmektedir. 15 yıldır tutulduğu hücrede devlete, Kürt halkına çözümün yolunu anlatmaya çalışmaktadır” ifadesinde bulunan Kışanak, konuşmasına şöyle devam etti: “Daha önce hazırladığı yol haritasını kabul etmediler, o yol haritasının halka ulaşmasını bile engellediler. Son olarak hazırladığı 3 protokolü hükümetin önüne koydu; ancak AKP hükümeti bu protokolleri elinin tersiyle itti. Ve bu yüzden son bir buçuk yıldır bu ülkede savaşın en zoru, en ağırı yaşanmaktadır. Gerillası, askeri, sivili yüzlerce insan yaşamını yitirdi. Sayın Öcalan bu günleri öngörmüştü, ‘ben çözüme varım’ deyip hükümetin önüne bir protokol koymuştu. ‘Bu sorunu konuşarak çözelim’ demişti; ancak AKP hükümeti bu şansı değerlendirmedi, son büyük imha savaşıyla sonuç alabileceğini sandı. Açıkça büyük bir imha savaşına yüklendiler. Hepimiz biliyoruz son bir buçuk yılımızı nefes nefese yaşadık. Her gün cenaze kaldırdık, her gün şehitlerimizi defnettik, bu halk bu acıyı büyük bir sağduyu ve vakur bir şekilde yüreğine gömdü. Bugün bir kez daha Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan devlete ‘gelin cesur olun, bu sorunu çözelim’ diyor.”

‘Çözüm istiyorsanız öldürmekten vazgeçeceksiniz’

Son dönemde artan siyasi ve askeri operasyonları eleştiren Kışanak, AKP hükümeti ve devlet yetkililerine şu çağrıda bulundu: “Biz buradan halkımız adına AKP hükümetine, devlete şu çağrıda bulunuyoruz. Sayın Öcalan barışın yol haritasını hazırlayan büyük bir barış insanıdır, onun barış elini geri çevirmeyin, önünüze koyacağı yol haritasına olumlu bir karşılık verin diyoruz. Biliyoruz halkımız bu süreci büyük bir kaygıyla izliyor, çünkü bir taraftan Sayın Öcalan ile görüşüyorlar bir taraftan da operasyonlar devam edecek diyorlar. Askeri ve siyasi operasyonlar devam ediyor. Dağlarımızı bombalıyorlar, Dersim’de son yılların en büyük askeri operasyonu yapılıyor. Bu olmaz, eğer barış istiyorsanız, eğer çözüm istiyorsanız öldürmekten vazgeçeceksiniz. Ölüm, imha, teslim alma siyasetinden vazgeçeceksiniz. Diyalogla, müzakere ile teslimiyet politikası yan yana gitmez, bu nedenle kuşkularınızda, kaygılarınızda haklısınız. Bizler mücadelenin en zor zamanlarında, en kritik günlerinde Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan’ın bulduğu çıkış yolundan özgürlüğe doğru yürüyoruz, şimdi de öyle olacak, size güveniyoruz, halkımıza güveniyoruz ve Sayın Öcalan’a güveniyoruz.”

‘Arkadaşlarımız sizlere Sayın Öcalan’ın selamlarını getirdi’

BDP heyetinin İmralı’dan dönüşüne değinen Kışanak, “Bildiğiniz gibi arkadaşlarımız İmralı’ya giderek Sayın Öcalan’la görüştüler. Öncelikle sizlere Sayın Öcalan’ın sevgilerini ve saygılarını iletiyorum. Sayın Öcalan başta evlatlarını yitiren analar olmak üzere tüm halkımıza selamlarını, saygılarını, sevgilerini iletti” dedi.

‘Sayın Öcalan ben halka güveniyorum dedi’

Öcalan’ın da bu halka anlamlı bir mesajı olduğunun altını çizen Kışanak, “Sayın Öcalan, ‘ben de halka güveniyorum’ dedi, ‘ben de size güveniyorum’ dedi. Halka, BDP’ye, milletvekillerine dedi ki ‘bir araya gelin nasıl bir çözüm istediğinizi cesurca tartışın, kendi yol haritanızı oluşturun’ dedi. Bizler de bu süreçte halk ve parti olarak nasıl bir çözüm geliştirmek istediğimizi tartışmak, önerilerimizi geliştirmek durumundayız” diye kaydetti.

‘Örgütlenirsek, bilinçlenirsek mücadeleyi kazanacağız’

“Bizler dünyadaki diğer deneyimlere bakıyoruz ve görüyoruz ki hiçbir egemen bir sabah kalkıp ‘ben artık haksızlık yapmaktan vazgeçeceğim, yeter artık, size fazla zulmettim bundan vazgeçiyorum’ demez” ifadesinde bulunan Kışanak, “Dünyadaki tüm örnekler gösteriyor ki eğer ezilenler örgütlenirse, bilinçlenirse, mücadele ederse kazanır, özgürleşir. Şimdi biz de böyle bir sürecin içindeyiz. Umutluyuz çünkü sizler bugün burada, barışa olan inancınızla, özgürlüğe olan tutkunuzla bu salonu doldurdunuz. Gittiğimiz her yerde aynı hassasiyeti görüyoruz” dedi.

‘Artık yetmez yoldaş olmayacağız’

“Bildiğiniz gibi Sayın Öcalan Suriye’den çıkıp Avrupa’ya giderken çözümü geliştirmek için yola çıkmıştı. Ancak karanlık güçler tarafından, uluslararası komployla tuzağa düşürüldü, bundan ders çıkarmak gerekir. Ancak çıkarmamız gereken çok önemli bir konu var ki o da yetmez yoldaşlık konusudur. Artık yetmez yoldaş olmayacağız. Sayın Öcalan’ın, Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan’ın gerçek yoldaşı olacağız, cesur yoldaşları olacağız” diyen Kışanak, şunları söyledi: “Bütün yükü onun omuzlarına bırakamayız. O halkına büyük bir aşkla tutkun. Onun demokratik cumhuriyete, özerkliğe, Kürt halkının özgürlüğüne nasıl bağlı olduğunu biliyoruz. O üstüne düşeni yapıyor, o zaman bizim de üstümüze düşen görevi cesurca yapmamızın zamanıdır. Bunu yaparsak, hep beraber el ele verirsek, bu ülkeye, bu topraklara barışı getirebiliriz. Analarımıza, elleri öpülesi analarımıza, evlatlarını yitirmiş analarımıza barışı armağan edebiliriz. Bunun için daha cesur, daha fedakar olmamız, daha çok çalışmamız gerekiyor. Eğer sizler bunun sözünü veriyorsanız, biz de bu sözünüzü Sayın Öcalan’a götürme sözü veriyoruz.”

‘Türkiye halklarının demokratik birlikteliğini inşa edeceğiz’

Kürt halkının birlikteliğe ihtiyacı olduğunu belirten Kışanak, ama bunu yaparken de Türkiye halklarının demokratik birlikteliğini de unutmayacaklarını söyledi. Kışanak, şöyle konuştu: “Bu çözüm aşamasında elimizde sıkı sıkıya sarılmamız gereken iki anahtar var, biri Kürt halkının ulusal birliği diğeri de Türkiye’deki diğer halklarla birlikte yaşama arzusu olan demokratik birliktir. Hem ulusal birliğimizi hem de demokratik birliği güçlendirerek barışa ulaşabiliriz. Kapı kapı dolaşıp bunu halka anlatmak lazım. Gidelim, anlatalım, tüm halkımıza diyelim ki, artık savaştan değil özgürlükten, barıştan yana olalım, bunun için de Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan’ın yanında yer alalım, onun elini güçlendirelim. Bunu herkese anlatmak bizim görevimiz. Tüm Türkiye halklarına demokratik, eşit, birlikte yaşamanın ne kadar önemli olduğunu anlatma günüdür. Anlatalım ve Kürt halkı elini uzatıyor, ‘var mısınız o eli tutmaya, barışa, özgürlüğe yürümeye’ diyelim. Bizler milletvekilleri olarak, BDP olarak bunu yapacağız, sizlere de sesleniyoruz diyoruz ki, sizler de bize destek verin özgürlüğe giden bu yolda bize yoldaş olun. Bu yolda beraber yürüyelim, yolunuz açık olsun, yolumuz açık olsun.”

Kışanak’ın konuşması sık sık salondakilerin ayağa kalkarak “Bê Serok jiyan nabe”, “Bijî Serok Apo”, “Selam selam İmralı’ya bin selam” sloganlarıyla kesildi. Konuşmanın ardından BDP Tatvan eski İlçe Başkanı Hayrettin Çaçan, anadil üzerine ve Fransa’da katledilen 3 Kürt Kadın siyasetçi üzerine şiir okudu. Barış gecesinde verilen yemeğin ardından, çalınan müzik eşliğinde halaylar çekildi. DİHA

1.20130225115456.jpg

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir