İLÇE HABERLERİÜst Manşet

Erciş üzümü bilinçsizliğin kurbanı

VAN – İnce kabuğu ve doyulmaz lezzeti ile birlikte binlerce yıl öncesinden günümüze gelen Erciş üzümü, bilinçsiz tarım politikaları nedeniyle yok olmakla karşı karşıya. Her geçen yıl üzüm üretiminin biraz daha düştüğünü ifade eden üreticiler, Erciş üzümünün çok hassas bir üzüm olduğunu, üzüm yetiştirmek için yeterli bilgiye sahip olmadıklarını ifade ederek, bu anlamda devletten de destek alamadıklarını dile getirdi. Defalarca talep etmelerine rağmen devletin sulama ile ilgili sorunlarını çözmediğini aktaran üreticiler, bir yıl boyunca üzümler için gösterdikleri emeğin karşılığını alamadıklarını dile getirdi.

‘Ermenilerin oluşturduğu imkânlarla ayakta tutuyoruz’ 

Ermenilere yönelik yapılan gerçekleştirilen “soykırım” sonrası üzüm bağlarının kendilerine kaldığını dile getiren Ali Aslan, “Halen Ermenilerin sulama imkânlarından faydalanıyoruz. Binlerce yıl önce yapılan kanallardan akan sular artık bir takım fiziksel değişiklikler nedeniyle sular da yeteri kadar gelmiyor. Bu anlamda bağlarımız sulamada yetersiz kalıyor. Bu üzüm bağları diğer üzümlerden çok farklı, sulama olmadı mı salkımlar ve yapraklar ‘pas’ denilen bir hastalığa kapılıyorlar. Artık ne yapsak da bu hastalıktan kurtaramıyoruz üzümleri” dedi. Erciş tarım müdürünün geçen günlerde basına verdiği bir demeçte “üzümün koruma altına alındığı” yönündeki ifadelerini eleştiren Aslan, “Erciş İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Mahmut Nedim Çelik, üzüm köklerinin ilkbahar mevsimi ile birlikte vatandaşlara ücretsiz dağıtacağını ifade etmiş. Erciş’te üzüm fidelerini dikmek ve neslinin çoğalmasını sağlamak güzeldir tabi. Sayın müdüre sormak lazım. Elimizde 80 yılı aşkın ömrü olan üzüm bağlarımız var, bence siz fide dağıtacağınıza önce gelin bunların nasıl korunacağına formül üretin” dedi.

468.jpg

‘Eğitim istiyoruz’

Erciş üzümünün diğer üzümlerden farklı bir üzüme sahip olduğunu ifade eden Fikri Demir isimli üzüm yetiştiricisi, “Erciş üzümü çok zor yetiştirilen üzüm türüdür. Bu anlamda bu üzümün su miktarı, çapalama ve gübre oranını bilmek gerekir. Bizler bu üzümün tam olarak nasıl yetiştirildiğini bilmiyoruz. Bu anlamda devletten destek ve yardım istiyoruz. En azından bir dönem bir mühendisi bölgede görevlendirebilir ve üzümün nasıl ilaçlanacağı ve nasıl üreteceği konusunda bizlere bilgi verilebilir” önerisinde bulundu. Ayrıca Erciş üzümünün şaraplık üzüm türü olduğunu ifade eden Demir, bölgede devlet desteği ile fabrikaların kurulması durumunda üzümden elde edilecek gelirin Türkiye ve kendi ekonomilerine önemli derecede katkı sunacağını ifade ederek, “Urartu döneminde bu üzümden elde edilen şarap, dünyanın en ünlü şaraplarından biriydi. Bu üzümden elde edilen şarap ve pekmez dünyanın birçok ülkesine ihraç edilirdi. Dünyada eşi benzerine az sayıda rastlanılır bu üzüm türü Van ve Erciş için önemli bir fırsat taşırken, yetkililerin bu üzümü, üzüm yetiştiriciliğini bilmeyen köylülerin insafına bırakması ve her geçen gün üzümün azalarak yok olmasına göz yumması manidardır” diye konuştu.

‘Reklam çok icraat yok’

Mehmet Şirin Demir isimli bir diğer üzüm yetiştiricisi de Erciş tarım müdürünün basına bir takım demeçler vererek, üzümün korunacağına yönelik tedbirler aldıklarını ifade ettiğini belirterek, bu güne kadar hiçbir tedbirle karşılaşmadıklarını dile getirdi. Yetkililerin reklam yaptığını, fakat üzümün korunmasına yönelik her hangi bir icraatı ortaya koymadıklarını dile getiren Demir, “Erciş denilince ilk akla gelen üzüm ve inci kefali balığıdır. İnci kefalinin korunmasına yönelik bir takım tedbirler alınsa da üzümün korunmasına yönelik bugüne kadar herhangi bir önlemin alındığına tanık olmadık. Geçen yıllarda ben bağlarımda 300 kasanın üzerinde üzüm elde ederken, son yıllarda bu sayı hızla düştü. Örneğin geçen yıl 70 kasa elde ettim, bu yıl ise bu oran 40 kasaya düştü. Önemli bir derecede zararım var. Sadece benim değil benim gibi bir çok üzüm üreticileri zararda. Böyle devam ederse üzüm üreticiliğini bırakmak zorunda kalacağız” diye konuştu.

Manavlar üzümün pahalılığından şikayetçi

Kilometrelerce uzaklıkta gelen üzümle Erciş üzümü arasında ciddi bir fiyat farkı olduğunu ifade eden Ercişli manavlar, yaşanan durumun üzümün neslinin azalmasından ve çok zahmetli bir şekilde yetişmesine bağlıyor. Özellikle çok uzak illerden üzüm siparişleri aldıklarını dile getiren Ercişli manavlar, Erciş’te tezgâhlarda üzümün kilosunun 3 ile 5 TL arasında değiştiğini ifade ederek, “Kendi ilçemizin üzümünü çok pahalıya alıyoruz. Bu konuda yetkililerin önlem almasının talep ediyoruz. Bu anlamda burada üzüm yetiştiricilerine ciddi destek verilmelidir” diye belirtti.

Urartu kralı üzüme zarar verenlere beddua etmiş

İlçenin birçok alanına dikilen ve Karataşlar mevkisinde bir kaya üzerinde bulunan 3000 yıllık çivi yazısında Urartu Kralı Argişti’nin Tanrı Haldi’den korunmasını istediği üzümleri taşların üzerindeki yazılışı geçmiş tarihte üzümün önemine nasıl vurgu yapıldığını ortaya koyuyor. Taşların üzerinde çivi yazısıyla yazılan kitabede, Kral Menua’nın üzüm bağlarını talan edenlere ettiği beddua yer alıyor. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde bulunan eserlerde, “Menua İşpinioğlu Tanrı Haldi için bu asma üzüm bağlarını diktirdi. Herkim ki bu asmalara zarar verirse, Tanrı Haldi, Tanrı Teşuuba, Tanrı Şevini ve bütün tanrılar onu güneş altında kavursun” deniyor.

1.20130922104702.jpg

Fransa’nın ünlü üzüm bağlarında yerini almış

Urartular taş işlemeciliğinin yanı sıra yetiştirmiş oldukları üzümlerle de bilinen bir uygarlık. M.Ö 600-900 yılları arasında ilçede yaşayan ve üç adet ihtişamlı şehir kurdukları belirtilen Urartular döneminde, tarihi Zernaki Tepe mevkisinden Haydarbey Mahallesi’ne kadar olan alanların tamamının üzüm bağı olarak kullanıldığı belirtiyor. Urartulardan sonra üzüm yetiştiriciliği yörede Ermeniler tarafından da uzun yıllar sürdürülmüş. Küçük taneli ve ekşimsi farklı bir tadı bulunan Erciş üzümünün bağbozumu, Eylül ayının sonlarından Kasım ayı başına kadar yapılıyor.

İDRİS YILMAZ / DİHA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir