MANŞETSİYASET

Demirtaş: Devlet Hakkari’yi düşman listesinden çıkarmalıdır

Milliyet gazetesinin düzenlediği toplantıda konuşan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Hakkari ve halkı, Türkiye Cumhuriyeti’nin ‘düşman’ listesinden çıkarılmalıdır. Hakkari o listede kaldıkça, kimse ilerlemeyi beklemesin. Ankara bu zihniyeti değiştirsin. Türkiye’de her şey Ankara’dan çözülmez” dedi.

Hakkari’de Milliyet gazetesi tarafından “Çözüm Sürecinde Türkiye ve Hakkari’nin Kalkınması” konulu halk toplantısı düzenlendi. Toplantı için Hakkari’ye gelen BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı karşılamak için sabahın erken saatlerinde DÖKH öncülüğünde Sümbül Mahallesi’nde kurulan nöbet çadırında biraraya gelen BDP Hakkari ve Çukurca örgütleri ile binlerce yurttaş, Hakkari-Van karayolunun Xana Mûsa köyü mevkisinde Demirtaş’ı karşıladı. Demirtaş’ın yanı sıra BDP Hakkari milletvekilleri Esat Canan ve Adil Zozanî, BDP PM üyeleri M. Sıddık Akış ile Abidin Eniş, BDP Hakkari İl eş başkanları Esmer Tekin ve Rahmi Kurt, BDP Van İl Eş Başkanı Figen Yaşar, BDP il, ilçe yöneticileri ve belediye meclis üyeleri de kente geldi. Buradan hareket eden konvoy, Yeniköprü kontrol noktasında, Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Derya Sazak, Milliyet Ankara temsilcisi Fikret Bila, Defne Samyeli, Serpil Çelikcan, Ayşegül Sönmez, Güngör Uras, Can Dündar ve Fuat Keyman ile buluşarak, arama noktasında hatıra fotoğrafı çekti. Buradan ayrılan heyet, Gençlik Köprüsü üzerinde de hatıra fotoğrafı çekerek, bir süre sohbet etti.

Sazak: Kanlı gözyaşının son bulmasını istiyoruz

Gençlik Köprüsü’nden ayrılan heyet daha sonra Hakkari kent girişinde kurulan “nöbet çadırı” önünde biraraya gelen kadınlar tarafından zılgıtlarla karşılandı. Toplantının düzenleneceği Sibar Oteli’ne geçen heyet, burada sarı, kırmızı ve yeşil flamalar takan yüzlerce yurttaş tarafından karşılandı. Milliyet gazetesi tarafından, “Türkiye’ye yatırım geleceğimize yatırım” konulu yemekli halk toplantısına geçildi. Burada açılış konuşmasını yapan Derya Sazak, yatırım toplantılarını Diyarbakır, Mardin ve Urfa’da düzenlediklerini belirterek, “2013 yılı önemli bir yıldır. Barış tarihidir. Bu bölgeler ve Türkiye’yi sarsan savaşın sonlanacağı 2013 yılında Milliyet olarak büyük katkı sunduk. BDP ile İmralı görüşmeleri sırasında İmralı Zabıtları’nı yayınlayarak, halkı aydınlattık. Bölgede görev yapan gazeteciler olarak barışa katkı sunduk. Bu savaşı seyretmek yerine yapılması gerekenleri yapmak için yola çıktık. Barışı solumanın Sümbül Dağı’nın etrafında solumak olduğunu anladık. Barış Hakkari’den hissedilirse bu savaş son bulur ve silahlar bırakılır. Demokratik iklim ve koşullarımız sağlanır” dedi. 1990 yılından bu yana olumsuz ortamlarda biraraya geldiklerini ifade eden Sazak, “Türkiye, Habur girişini kaçırdı. Newroz ile gelen barış ikliminin arkasında durup olumlu bir sürece çevirmek istiyoruz. Herkes ile görüşüp, ortak moral, ortak görüş almak istiyoruz. Kanlı gözyaşının son bulmasını istiyoruz. Hakkari girişinde kurulan annelerin çözüm çadırında bizleri selamlayan annelerinin ışıltılı bakışları için barışın sesini duyalım” dedi.

‘Türkiye kendisine sosyal devlet diyor ama…’

Ardından konuşan Hakkari Belediyesi Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu, “Hakkari’den barışın sesinin duyulduğu zaman diyebiliriz ki, Türkiye’ye barış geldi. Türkiye’de en fazla cefa çeken, en fazla ağlayan Hakkari ilidir. Bırakın devletten hizmet görmeyi temel insani yaklaşım bile görmedik. Burada bir şeyleri paylaşıyorsak, halkımızla birlikte dayanışarak başarıyoruz” dedi.

‘Hakkari’nin en geri kalmış il olması tesadüfi değil’

Selahattin Demirtaş ise, “Sevgili belediye başkanı Hakkari’nin durumunu bir cümlede özetledi. Hakkari için ne desek eksik olur. Hakkari sadece bu kent merkezinden ibaret değildir. Şemdinli Çukurca bölgesinden başlayıp Beytüşşebap bölgesine kadar uzun bir coğrafyadır. Batıda Hakkari’yi kimlere sorsanız, ‘Orası teröristtir’, ‘Orada terör var’ deniliyor. PKK’nin kuruluş tarihine baktığımızda Hakkari’nin geri kalmasını savaşla bağlantılı olmadığını görürsünüz. Hakkari kurulduğu ilk dönemden bu yana geri kalmıştır. Sosyal, ekonomik, kültürel olarak Türkiye’nin en geride kalan ili olması tesadüf değildir. Türkiye bu ilin kalkınmasını istememektedir. Kürdistan olarak bilinen bu bölge yıllardır ‘tehdit’ olarak algılanıp, yıllarca sürgün, göçler ve köy yakmalara maruz kalmıştır” diye konuştu.

‘Hakkari düşman listesinden çıkarılmalıdır’

Demirtaş, “Tehlikeli bölgenin tehlikeli halkının örgütlenmesini istememişlerdir. Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi politikasıdır. Bazı dönemlere Hakkari ili için projeler üretilmiş, ama topyekûn bir projeler üretilmemiştir. Sadece yapılan kalkınma projeleri ile halk devlete yakındır imajı verilmeye çalışılmış ve devlete yanlı politikalar haline getirilmiştir” dedi. Hakkari’nin kitap okumada birinci sırada olduğunu, ancak birçok durumda ise sonuncu olduğunu ifade eden Demirtaş, “Hakkari’de işsizlik yüzde 50 civarındadır. Çözümün anahtarı budur. Hakkari ve halkı Türkiye Cumhuriyeti’nin ‘düşman’ listesinden çıkarılmalıdır. Hakkari o listede kaldıkça, kimse ilerlemeyi beklemesin. Ankara bu zihniyeti değiştirsin. Bu sorunların masaya yatırıldığı dönemlerdeyiz. Çok çeşitli insanların yaşadığı Türkiye’de her şey Ankara’dan çözülmez. Yerel yönetimler kurulsun. Bizler buna özerklik diyoruz. Bu halk seçtikleri insanlar tarafından yönetilmek istiyor. Hakkari’de AKP oy almamış, ama AKP Hakkari’yi yönetiyor. Sizler yerelin sorununu yerelde çözmek istiyorsanız, bırakın seçilen insanlar o bölgeyi yönetsin. Yerelde kim iktidarsa o orayı yönetsin ” değerlendirmesini yaptı. Hakkari’de bulunan sınır kapılarının kapalı olduğuna dikkat çeken Demirtaş, “Hakkari’deki iki sınır kapısı da kapalıdır. Ankara açmıyor. Çünkü Ankara o kapıları açsa da açmasa da Hakkari’den oy almayacağını iyi biliyor. Yerele bütçe ve sorumluluk desteği verilmelidir. Sınır kapıları açılsa Bitlis dahi bundan beslenecektir. Mera ve yaylalar yasakçı bir zihniyetle Hakkari halkına yasak hale getirilmişti. Hakkari halkının iradesini tanımayan bir zihniyeti Hakkari halkı da tanımaz. Hakkari’de sadece doğa turizmi bile yapılsa işsizlik sorunu giderilecektir. Bu halk özgürlük ve demokrasiyi tartışıyorsa, bu sorunlar da masaya yatırılmalıdır. Bize engel olmasınlar, bizler ülkeyi ve bölgeyi bölmeden yönetelim. Bu devam eden Ankara zihniyeti değişmedikçe, Hakkari hep sürgün yeri olur” diye konuştu.

‘Hakkari’nin temel sorunu Ankara’nın Hakkari’ye bakış zihniyetidir’

Başbakan Erdoğan’ın, “Hakkari halkı korkudan BDP’ye oy veriyor” sözlerini anımsatan Demirtaş, şunları ifade etti: “Bu Hakkari halkına hakarettir. Bizim çözüm ve önerilerimize destek vererek oy verenlere, ‘korkarak oy veriyorsunuz’ diyor. BDP olarak Edirne’den Hakkari’ye kadar tüm insanların yasaların önünde eşit olmasını istiyoruz. Anadilde eğitim istiyorlarsa bu onların hakkıdır ve yapılmalıdır. Buraya pozitif ayrımcılık şarttır. ‘Hakkarilileri satın alalım’ mantığı ile para verilmesin. Bu halk satılık değildir. Sadece kendi haklarını istiyorlar. Hakkari’nin temel sorunu Ankara’nın Hakkari’ye bakış zihniyetidir.”

Gazeteci Fikret Bila da Hakkari geldiklerinden dolayı mutlu olduklarını ifade ederek, Milliyet ailesi olarak bölge toplantılarına devam edeceklerini söyledi. Gazeteci Can Dündar ise, “Hakkari’ye gelişim çok anlamlıydı. Önceki gelişimde aracımızın önünde askeri araçlar olurdu. Bu seferki gelişimizde ise, müzik çalan anons arabası vardı. Anons arabasından yapılan anonsun ise bir halkı ne denli mutlu ettiğini gördüm. Her şey için bu süreci hep birlikte götüreceğiz” diye belirtti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir